Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RASİM OZAN KÜTAHYALI

Darbeciliğin kaba ve ince versiyonları

Mısır'daki askeri darbeyi ve sonrasını takip ederken Türk medyası adına çok utandım.
Tam dört zalim askeri darbeyi atlatmış bir ülkeyiz.
Ama hâlâ darbecilik hastalığını yenemeyen bir medya var bu ülkede.
Darbe eğer laik ve Batıcı karakterdeyse destekliyorlar.
Ya da "İki taraftan birini desteklemek zorunda değiliz" diyorlar ki bu çok daha sinsi ve alçak yöntemlerle vesayetçiliktir. "Açık darbecilik"ten daha tehlikelidir.

***

Batı medyası ise hâlâ ve hâlâ aşamadığı oryantalizmin etkisiyle bakıyor bu askeri darbeye.
Amanpour'u izliyorum CNN'de... "Demokrasi ve meşruiyet ihlal edildi. Sizin ülkenizde olsa bu askeri darbe n'aparsınız?" diye konuşan Mısırlı aydına "Ama General Sisi seçimlere gidileceğini söyledi. Bu sokaklardaki milyonlarca insanın protestosu önemli değil mi?" diye cevap veriyor.
Tiksiniyorum bu ikiyüzlülükten.
Yazdığı kitaplarda "Batı medeniyetinin Batı-dışı dünya hakkındaki çifte standartlı tavrı"nı ağır eleştiren Barack Obama da şimdilik "ABD'nin kurulu dış politika düzeni"ne boyun eğmiş durumda. Açıklamaları aynı sakat zihniyeti örnekliyor. Sadece ABD'nin değil AB ülkelerinin tavrı da berbat. Batı medeniyeti yaşadığı büyük meşruiyet ve ahlak krizinin artarak sürdüğünü gösteriyor bize.
***

Mesele kitleleri sokağa dökmekse şu an Cumhuriyetçiler milyonlarca insanı Beyaz Saray'ın önüne yığar.
Her demokratik ülkede her şekilde hükümetten nefret eden milyonlarca insan bulursunuz.
Daha geçtiğimiz aylarda Cumhuriyetçi FOX TV'de Amerikan halkının % 48'inin Obama'dan nefret ettiğini açıkladılar.
Ama tabii oralarda kimse Obama'ya "Halkın % 100'ünü kapsayan yönetim değilsin. Sokak gösterileriyle seni indireceğiz" falan demez, diyemez.
Ama bugün Türk televizyonlarındaki yorumcuların çoğu "Mursi diğer % 48'i de kapsayan bir yönetim kurmadı. O yüzden bu darbenin zeminini kendi yarattı. Etme bulma dünyası" diyebiliyor utanmadan.
Avrupa'da bugün % 25-30 oyla Başbakan olan çok lider var. Hiçbirinin meşruiyeti tartışılmıyor. Ama Müslümanlar
% 60'la da iktidar olsa yine bu kafa onları "gayrimeşru" ilan eder.
***

Sırf şu an Müslümanlar başta diye bütün bu oryantalist ve darbeci soytarılıklar.
Eğer ortalama Batılı akla hitap eden daha "seküler" bir lider başta olsaydı, o zaman görecektiniz bu askeri darbe girişimi karşısında Batı'nın cengâver demokrat tavrını.
Zaten öyle olsaydı askerler ve tanklar da sokağa çıkamazdı.
Batı'nın desteğini almadan bu rezil askeri darbe tablosu yaşanamazdı.
***

Ben de seküler yaşam tarzı olan liberal-demokrat siyasi görüşe sahip bir adamım. Hayatım boyunca da Mursi'nin içinden geldiği İhvan geleneğine yakın olmadım.
Öte yandan Mursi o geleneğin "en ılımlı en yumuşak en tonton" adamıydı.
O yüzden mevcut Mısır sistemi Mursi'nin önünü açtı zaten. Ama en yumuşağına bile tahammül edemedi vesayetçiler.
Gerçek demokrat bir kişi, Mursi'nin icraatlarının tamamına bile karşı olsa demokratik yolla seçilmiş bir hükümetin anti-demokratik yöntemle indirilmesini asla destekleyemez.
Alçak vesayetçileri alkışlayamaz.
"Ne ordu ne Mursi" gibi kaypak bir tavra hiç giremez.
***

Her türlü bürokratik vesayetçiliğe karşı demokratik yolla seçilmiş hükümetten yana olmak.
Bu çok yalın, çok basit bir demokratik prensip.
Demokrasinin en temel ilk prensibini bile içselleştirmiş değiliz.
***

Buna Ergenekoncu vesayet rejimine karşı çıkanların çoğu da dahil.
Vesayet rejiminin Ergenekoncu TSK biçimine karşı onlar.
"Bizden" bir vesayet rejimi olursa asla karşı değiller.
Tam aksine şu an "Bizden" bir vesayet rejimi için tam gaz mücadele ediyorlar.
Sözde liberal aydınların çoğunu da ya mışıl mışıl uyutuyorlar ya da korkutup susturuyorlar.
***

Türkiye ve Mısır elbette aynı konumda değil.
Oradaki vesayet yöntemleri 1980 model ve kaba. Bizdeki 2013 model ve çok ince, sofistike.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA