İzmir; güzelim körfezini kucaklayan, Mavişehir'den İnciraltı'na kadar uzanan özel bir kıyı gerdanlığına sahip. Yıllar önce, rahmetli başkan, değerli Ahmet Piriştina'nın öncülüğünde gerçekleştirilen Kordonboyu düzenlemesi; ardından Melez'de, Bayraklı'da, Karşıyaka Bostanlı'da yapılan kıyı çalışmaları; hemen halkla buluşarak, bu gerdanlığın pırıldayan cazip taşları oldular.
Hiç unutmuyorum; uzun süre 'çok çirkin bir dolgu alanı' olarak kalan Kordonboyu, yeniden düzenlenirken, "Deniz kenarında İzmir'in en büyük parkı yaratılıyor" diye eleştiriler bile gündeme gelmişti. Ama "sokakta yaşamayı kendisine yaşam tarzı olarak seçen"; bu tercihini de "bireysellik, özgürlük" duygusuyla bütünleştiren İzmirliler, Kordon'u yeni haliyle İzmir'in en cazip yaşam merkezi haline, birlikte getirdiler. Başkan Aziz Kocaoğlu döneminde ise bu güzel gerdanlığın son bölümüne, İnciraltı Kent Ormanı eklendi.
Denizin kıyısında kalan, çok güzel, ama terk edilmiş, görüntüsü artık çirkinleşmiş dev alan ağaçlandırıldı, başarıyla yeniden tasarlandı ve kent yaşamına etkin olarak katıldı.
Ardından İzmir'in 40 kilometre uzunluğundaki bu sahil şeridi, uzun süre kimsesiz kaldı. Güzel İzmir'in, en güzel evladı olan, unutulmuş, son yıllarda keşfedilmemiş kıyıları, adeta öksüzleşti. Dün bu duygumu tamamen aştım; aşamalı da olsa; eğer uygulanabilirse, kesinlikle ayakta alkışlayacağım bir projenin sunumunu izledim. Doğru bakış açısı içeren, şehri denizle barıştıracak, kanımca İzmir için en az EXPO'yu kazanmak kadar önemli olan bir proje.
Umarım İzmir ve tüm İzmirliler, bu projenin önemini kavrayarak sahip çıkarlar. Haberimizde detayları okuyacaksınız.
İzmir'de, Mavişehir'den İnciraltı'na kadar uzanan kıyı şeridinin; Körfez'in de yeniden tasarlanmasını hedefleyen, üzerinde aylardır 100 kişilik, farklı uzmanlıkları barındıran, gönüllü bir ekibin çalıştığı proje, kelimenin tek anlamıyla mükemmel.
ŞIK DÜNYA KENTİ
İzmir Büyükşehir Belediye Aziz Kocaoğlu ve proje lideri Prof. Dr. İlhan Tekeli ile projede koornidatör olarak görev alan Nevzat Sayın, Zuhal Ulusoy, Tevfik Tozkoparan, Mehmet Kütükçüoğlu ve Serhan Ada'nın katıldığı dünkü toplantıda, 40 kilometrelik sahil şeridine yönelik tasarım çalışması 4 ayrı bölge halinde tanıtıldı. Başta ülkemizin özel ismi İlhan Tekeli olmak üzere, çok sayıda değerli uzmanın katkıda bulunduğu, omuz verdiği bu proje; planlama ilkeleri belirlenmiş, ama sürekli değişime açık, şehri tarihsel şemsiyesiyle kucaklamaya hazır, deniziyle yıllar sonra barıştıran bir kıyı tasarım çalışmasını içeriyor.
Proje İzmir'i gerçek anlamda şık bir dünya kenti görüntüsüne kavuşturabilecek düzeyde.
Sanıyorum Türkiye'nin ilkleri arasına girecektir. Hatta dünyanın ilgisini çekecektir. Elbette bu projenin farklı aşamalarında, merkezi hükümetin, bakanlıkların, rolü, işlevi olacaktır.
Ama uygulanmasının önünde, hiçbir engel olduğunu düşünmüyorum. Başkan Kocaoğlu, kısa süre içinde bölüm bölüm ihaleye çıkarak, çalışmalara başlamayı planladıklarını vurguluyor. Elbette tasarlanan iş, öyle kolay değil, ama kentin kaderini değiştirebilecek güzellikte, nitelikli, çıtası çok yüksek bir iş. Bu nedenle başlangıç ve yapım süresi konusunda, belki de çok detaylara inen dört ayrı bölüm için ayrı çalışma yapmak gerekir. Yani hepsinin uygulama projesinin ortaya çıkması zaman alacaktır. Sonuçta önemli olan niyettir.
Projenin liderliğini üstlenen Prof. Dr. İlhan Tekeli de çalışmanın, İzmirli'nin denizle ilişkisini güçlendirmeyi, yaşam kalitesini artırmayı hedeflediğini söylüyor. İzmir'de 2009'da düzenlenen Kültür Çalıştayı'ndan sonra biraz uzun süren sessizlik, itiraf edeyim ki beni yapılacaklar konusunda, somut adımlarla ilgili umutsuzlaştırmıştı.
UÇURUM EŞİTLENECEK
Etkileyici, doğru yaklaşım içeren, sahillerimizi kimsesizlikten kurtaran, İzmir'i dünya kenti yapacak; kentin güzelliğini parmakla gösterilebilecek özel bir gerdanlıkla süsleyecek, semtler arasındaki uçurumu sahillerinde eşitleyecek, çevre kalitesini gözeten, İç Körfez'i gösteri mekanı olarak planlayan bu çalışma, eğer hayata geçerse, çok büyük bir iş yapılmış olur. İzmir 'yaratıcı kentler' arasına girer. Hatta dünyanın en önemli tasarım kentlerinin başında gelir. Biz de Aziz Kocaoğlu'nu ve emek veren herkesi, hep birlikte ayakta alkışlarız. Dileğimiz projenin sunum düzeyinde kalmaması, bir an önce başlaması ve kesinlikle başarılmasıdır.