Sohbet uzadı... Konu siyasete geldi.
TV açıktı... Bu sırada haberler başladı... "Eleştiriler... Karşılıklı suçlamalar."
Hasan Cemil Erdem "Yanlış" diye söze başladı:
- Eleştireceksin ama ölçüyü kaçırmayacaksın... İşi hakaret boyutuna taşımayacaksın.
Siyasete ilgi duyup duymadığını sorduk.
"Hiç ilgim olmadı" dedi:
Hiçbir siyasi partinin önünden geçmedim... Hiçbir siyasetçinin çayını içmedim.
Herkes kendi işini yapsın... Doktor doktorluğunu... Asker askerliğini... Gazeteci gazeteciliğini... Siyasetçi siyasetçiliğini.
Hatasız kul olmaz... Siyasetçinin de hatası olabilir... Bunu eleştireceksin.
Ama eleştirirken kimseye vatan haini demeyeceksin.
Menderes'e vatan haini denildi... Ayıp, yazık, günah değil mi?