Trabzon'dan söz etmişken...Ve Fenerbahçe-Galatasaray maçından sonra çıkan olaylar "sıcaklığını" korurken...
Bir "kupa hikâyesi" anlatalım.
Sene 1958...
Henüz Trabzonspor diye bir kulüp yok... Trabzon İdman Ocağı var.
"Lig" sona eriyor.
Trabzon İdman Ocağı ile Ankara Havagücü'nün "puanları" aynı.
"Averajları... O da aynı."
Bu durumda "lig şampiyonluğu kupası" hangi takıma verilecek?
***
Federasyon diyor ki:
- Son olarak, tarafsız sahada, bir maç daha yapın... Kazanan kupayı alsın.
Federasyonun "
formülüne/ önerisine" iki takımın da verdiği yanıt "
hayır."
Federasyon ne yapsın? "
2 kupa" hazırlıyor.
Ama ikisi de "
ortasından kesilmiş."
Trabzon'a yolu düşenler bu "
kesik" kupayı, Trabzonspor'un müzesinde görebilirler.
***
Galatasaray, Süper Lig'i önde bitirdi, kupayı aldı.
"
Hakkıydı" helal olsun, hayırlı olsun.
Ya Galatasaray ile Fenerbahçe Süper Lig'i "
eşit puanla ve eşit averajla" bitirselerdi... Ne yapacaktık?
Kupayı "
karpuz gibi" ortadan ikiye mi ayıracaktık?