Anlatacağımız o kadar çok örnek var ki...
Atanmış "bekler bekler, fırsatını kollar" ve kendince en uygun zamanda "seçilmişin ayağına taşı koyar."
Ve bazen iş "parti kapatma davasına kadar" uzar.
1980'li yıllar... Siyasi yasaklar var.
DYP Genel Başkanı Yıldırım Avcı miting meydanına çıkar:
- Isparta'dan esen yeller, hepinize selâm söyler.
Vay sen misin "Demirel'in memleketi Isparta'dan" selam getiren?
Al sana "parti kapatma davası" gerekçesi.
Şaka değil...
DYP "böyle sudan gerekçelerle" Anayasa Mahkemesi'nde yargılandı.
Bütün bu yaşananlar... Demokrasimizin "çocukluk hastalıkları... Organize işler... Eski alışkanlıklar..."
Elbette aşılıyor... Aşılacak.
Ama olan "kaybedilen zamana" oluyor.
"Enerji" boşa harcanıyor.