Televizyonda (a haber) Simge Fıstıkoğlu sordu:
- Küser miydi?.. Kini, dargınlığı var mıydı?
Duygusaldı... Alıngandı...
Elbette "kırıldığı, incindiği" çok oldu.
Ama kin... İntikam... Küskünlük...
Aydın Bey'in "kitabında" hiç olmadı.

1980'den sonra Aydın Bey "yasaklıydı."
Referanduma gidildi, "siyasi yasaklar kalksın mı, kalkmasın mı?" diye.
Yasaklar, "çok az bir farkla" kalktı, kalkmasına ama...
Adnan Menderes'in köyünde... Çakırbeyli'de... Referandumun sonucu "yasaklar kalkmasın" şeklindeydi.
Aydın Bey "Çakırbeyli'ye küstü mü?"
Nasıl küser?.. Baba evi, baba çiftliği... Başladı gülmeye.
Geçen yıl yine referandum vardı... Anayasa referandumu.
Aydın Menderes dedi ki:
- Verilecek her evet oyu, rahmetli babamın ruhuna okunacak bir fatihadır.
"Menderes'in köylüsü" ne yaptı?
Hem Adnan Bey'in ruhuna "fatihayı" okudu hem de sandığa gidip "hayır" oyu attı.
Aydın Bey küstü mü?.. Mümkün mü?..
Aydın Menderes'in selamını Çakırbeyli'ye biz götürdük.
Çakırbeyli halkı toplandı... Başta Muhtar Mehmet... Onların selamını da Aydın Bey'e yine biz getirdik.
Çok istiyordu... Çakırbeyli Çiftliği'ne birlikte gidecektik...
Adnan Menderes'in 2 katlı köşkünün bahçesine sofrayı serecektik... Mekânın cennet olsun sevgili kardeşim.