Muhalefet yeni MİT yasası konusunda sesini yükseltmeye başladı.
Geleneksel saçmalıkların dışında, bir saçmalık özellikle dikkatimizi çekti: "MİT başbakanın eline geçiyormuş!"
Başbakan resmen istihbarat ağının başına oturacakmış. Böylece otoriter bir devlet kuruluyormuş.
Gizli servis, ister demokratik olsun ister diktatörlük, egemen ve bağımsız her devlette yürütmeye bağlıdır, yürütmenin bir kolu, bir kanadıdır. Hükümetin emirlerini yerine getirir. Gizli servis her ülkede "yürütmenin başının" elindedir.
Bir tek Türkiye'de kendi başına buyruk, ayrı bir yapıydı, devlet içinde devletti.
Hükümetin değil bürokrasinin emrindeydi, darbeleri haber alıp bunu hükümetten saklayacak kadar!
Şimdi "normalleşiyor", yani AB ülkelerindekine benzeyecek.
Fransız gizli servisi SDECE, cumhurbaşkanının yazılı emri ve cinayetin Fransa sınırları dışında işlenmesi şartıyla, adam öldürme yetkisine sahiptir! Bunu biliyor muydunuz?
Yani, "eyvah, MİT başbakana bağlanıyor" diye ağlamak, "ben kafası koyun kadar çalışan bir adamım" demekle eşanlamlıdır. Ayrıca dün de bugün de MİT Müsteşarı kime bağlıydı, Devlet Su İşleri'ne mi?