Açıkça karşı çıkamıyorlar, ya "çocukların üstü başı kirlenecek" diye zevzeklik ediyorlar, ya da "zengin çocuğu her gün başka şey giyecek, fakir çocuğu hep aynı elbiseyle gelecek, komplekse kapılacak" diye sol kokmasını istedikleri bir gerekçeye sığınıyorlar...
Kimisi de "türban serbest bırakılacaksa bikini mayonun da okullarda serbest olması gerekir" gibi "bayan köşe yazarına özgü modernlikler" peşinde!
Muhteremler, zengin çocuğuyla fakir çocuğu aynı okula gitmez.
Her gün Etiler'den kalkıp Zeytinburnu İlkokulu'na giden çocuk görülmemiştir. Yeni Bosna'dan da Özel Bilmemne Koleji'ne müşteri çıkmaz.
Kaldı ki, zenginle fakir arasında çocuklar düzeyinde olduğu varsayılan giyim farkı da sizin zihninizdedir daha ziyade...
Bir blucin, bir T-Shirt, bir kazak işi bitirir. Biz de öyle okuduk on iki yıl.
Sizi duyan, zengin çocuğunun okulda "frak" ya da "smoking" giydiğini, en azından "marka takıldığını" sanacak.
Gençlik giyinmiyor. Bunun farkında mısınız? Zengin de olsa, fakir de olsa, çağdaş yaşam herkesi "ortalama bir giyim kalitesinde ve biçiminde" eşitliyor... O kalite ve şekil de pek parlak değil, çünkü kimsenin umurunda değil... Takım elbise ve kravat yalnızca bir "işadamı üniforması" oldu çıktı. Gidin bakın Avrupa'nın bütün şehirlerine, hangi gelir düzeyinden olursa olsun hemen herkesin sırtında düttürü bir "naylon anorakla" gezdiğini göreceksiniz. Palto giyen artık parmakla gösteriliyor.
Peki ya Amerika'da mı? Amerikalı giyinmeyi tarihte ne zaman öğrendi ki?
Gene sol kokmasını istedikleri bir gerekçe daha: Okula giden iki-üç çocuğu olan aile, bunların hepsini birden nasıl giydirecekmiş?
Geçen öğretim yılında nasıl giydirdiyse, bu yıl da öyle giydirecek!
Formanın altında çıplak mıydı bu çocuklar, okula anadan üryan mı gidiyorlardı da, forma ayıp kapatıyordu?
Forma giymediği için üstü başı kirlenirse da anası yıkar. Bugüne kadar kim yıkıyordu? Oynarken üstünü başını kirletmeyen çocuk tarihte görülmemiştir. Okul kapalı olduğu zaman, yaz aylarında da sokakta oynarken forma mı giyiyor bu çocuklar?
Demek ki "Tayyip yapıyor" diye ota bota karşı çıkmanın sonu da yok.
Sen kendi kız çocuğunun başını örtmesini istemiyorsan örttürmezsin, seçmeli Kuran dersine de göndermezsin, olur biter.
Ama başkasının kızına da karışamazsın.
Senin kızını da başını örtmeye zorladıkları gün, gel, yanında bizi bulacaksın.
Ama o arada başını bağlayandan da "tiksinmemeyi" öğreneceksin.
Korkma, kısa bacaklı kıllı ayılar senin ırzına geçemeyecekler. Oranı buranı gönül rahatlığıyla gösterebilirsin.
İyi de, sana da uzun boylu ve "matruş" kısmeti her zaman nereden bulacağız be hemşire? Üstelik, yukarıda da belirttiğim gibi şimdi "erkekte pis kıl" modası var, sen geçmişte kalmışsın...
Yalnız bu konuda değil, her konuda.