İstanbul'a üçüncü havaalanı yapılıyor. Kuzeyde, Avrupa yakasında, "Karadeniz'e yakın" biryerlerde... Yani, Kemerburgaz dolaylarında... Bu ay içinde ihaleye çıkılıyormuş, 2015'te hizmete girer sanırım.
Elbette, hani sorguda susma hakkını kullanır gibi "uyuzluk etme hakkını" kullanan CHP medyası, hemen kılçığını atıverdi: "Arsa fiyatları fırladı!"
Tabii fırlayacak.
Kapitalizm budur yavrularım.
"Spekülasyon" kapitalizme uygundur, öğelerinden biridir. "Rant" bir gelir kaynağıdır, tek değer "emek" değildir.
Bunu önlemenin yolu, bütün arsaları devletleştirmek ve satışını yasaklamak. Yani komünizm.
O arsanın metrekaresi gerçekte on bin lira olduğu halde senin muhasebe kayıtlarında on kuruş görünür, günün birinde komünizm duvara toslayınca da uygun göreceğin kişilere on kuruştan devredersin, onlar da on bin liradan satarlar, onlara da "oligark" dersin, kızarsın.
Ama şimdilik "hükümet gene birilerini zengin edecek" diye kıllık yaparak idare et durumu. (Kılıçdaroğlu gelirse hiçkimseyi zengin etmeyecekmiş, yandı Gürsel Tekin...)
Çünkü memur görüşüne göre para kazanmak fevkalade ayıptır. Senden bir lira az kazanan ayaktakımı, senden bir lira fazla kazanan hırsızdır. Ticaret namussuzluktur.
Dağın başındaki arsa işe yaratılsın ama fiyatı artmasın, müteahhit oraya inşaat yapsın ama bu işten "tapi" çıksın, para kazanmasın.
Bu ancak sizin ekonominizde mümkün!
Fakat bakıyorum da, içinizde "İstanbul'un yeni bir havaalanına ihtiyacı yok" diyebilen göremiyorum.
Hayrola? Bu iş yeni bir köprüye karşı çıkmak kadar kolay değil galiba.
Köprüyü "pis burjuvaların özel arabalarıyla kalabalık ettikleri bir geçit" olarak görürsen, karşı çıkmak kolaylaşır. (Muhalif basın kodamanlarından hiçbirinin de o çok savunduğu toplu taşıma araçlarını kullandığını görmedik öte yandan.)
"Uluslararası nakliyat" diye bir kavram senin sözlüğünde yoktur, çünkü iktidara gelirsen "otarşi politikası" uygulayacaksın nasıl olsa, kendi yağımızla kavrulacağız senin çok sevdiğin şekilde, nakliyat makliyat olmayacak. Hayrettir, yeni havaalanına niçin "pis burjuvalar uçağa daha fazla binecekler" diye karşı çıkmıyorsun?
"Benim emekçi halkım uçak mı kullanıyor?" diyemiyorsun, çünkü kullanıyor.
Bu iktidar döneminde Türk Hava Yolları'nın yolcu sayısı altı yılda 14 milyondan 32 milyona çıktı. Bunların hepsi burjuva değil. Milyonlarca köylü hayatında ilk defa uçağa bindi.
O uçağa sen de binmeyi biliyorsun, patronun da biliyor. (Gerçi senin biletin "beleş" ama zarar yok, seni gezdirenler ödüyorlar ya, biz sonuca bakalım.)
Ağzını açamadığın için de ancak "arsa fiyatları fırladı" deyip durursun işte.
Bu arada İstanbul da dünya çapında bir finansman, turizm ve dolayısıyla ulaşım merkezi olma yolunda hızla ilerliyormuş, hatta şimdiden olmuş bile, aman aman, belki gene başkent maşkent yaparlar ha!
Al sana bir tüyo işte: Hain iktidar imparatorluk kurmak istiyor! Salla gitsin.
Oysa bozkırın ortasında ne güzel kendi kendimize şeyediyorduk, değil mi, testi kulpu misali?