Programa ilişkin Miniatürk'te bir basın toplantısı düzenleyen Yeryüzü Doktorları Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İhsan Karaman, ''Afrika Boynuzu'' ülkeleri diye adlandırılan Somali, Kenya, Etiyopya, Uganda ile Güney Sudan'ın bir kısmında yaşayan insanların, 60 yılın en büyük kuraklık ve buna bağlı kıtlıktan oluşan sorunla uğraştığını söyledi.
Kuraklık ve kıtlığın, bölgeye son 2 yılda çok az yağış düşmesi, dolayısıyla beklenen tarımsal üretimin gerçekleştirilememesinden oluştuğunu belirten Karaman, ancak bölgede daha önce yaşanan kıtlık ve iklim felaketleri gibi, bu durumun da zamanında tedbir alınmaması sonucu, insani bir dram haline dönüştüğünü vurguladı.
Karaman, uluslararası kamuoyunun bu tür olaylara zamanında tepki vermediğini, özellikle Birleşmiş Milletler gibi, hadiseden sorumlu kurumların bu konularda atıl ve yavaş kaldığını savundu.
Böyle durumlarda sivil toplum örgütlerinin çabalarının, uluslararası kamuoyunu harekete geçirmede çok daha etkili olduğuna işaret eden Karaman, şöyle devam etti:
''Ülkemizde de hem devletimizin harekete geçmesi, hem de sivil toplumun değişik örgütler kanalıyla konuyu kamuoyuna taşıması söz konusu. Yeryüzü doktorları da yaklaşık 11 yıldır dünyanın birçok ülke ve bölgesine insani yardım götüren uluslararası bir yardım kuruluşu olarak, 'Afrika'ya Hayat' operasyonunu bu toplantıda başlatmış oluyor. İsmini saydığımız bu ülkelerde, yaklaşık 7,5 milyon insan evlerini terk etmiş durumda.''
Bu felaketten en çok etkilenenlerin, Kenya ve Etiyopya sınırlarındaki mülteci kamplarına doğru akın akın gelmekte olduklarını ifade eden Karaman, kendilerinin şu an daha çok Kenya sınırındaki Dadaab Mülteci Kampı ile ilgilendiklerini söyledi.
1991 yılında kurulan kampın kapasitesinin 90 bin insan olduğunu, ancak şu an kamptaki insan sayısının 400 bine yaklaştığını ve dünyanın en büyük mülteci kampı durumuna geldiğini belirten Karaman, ''Kamplara her gün, yarısı çocuk olan 1300 kişi katılım sağlıyor ve kayıt işlemleri uzadığı için insanlar bir de kayıt kuyruklarında beklemek zorunda kalıyor. Hem yollarda, hem bu bekleme sürecinde de başta çocuklar olmak üzere can veriyor'' dedi.
''YAŞLILAR ÖLÜME TERK EDİLİYOR''
Bu drama maruz kalanların, psikolojik olarak çok ciddi sıkıntılar ile karşı karşıya kaldığını, hatta insanların mülteci kamplarına ulaşabilmek için ailelerinden olan yaşlıları yolda ölüme terk ettiklerini dile getiren Karaman, şöyle devam etti:
''Sonuç olarak bu yaşanan drama sadece devletlerin ve Birleşmiş Milletlerin bir şey yapmasını beklemek kolaycılık olur. Biz de Yeryüzü Doktorları ailesi olarak bugün başlattığımız kampanya çerçevesinde bölgeye bir kaç kademede yardım götürmeyi planladık.
Biz Yeryüzü Doktorları olarak 'Hayat Paketi' adını verdiğimiz gıda ve tıbbı yardım paketi hazırladık. 150 TL karşılığında hazırlanacak olan bu hayat paketin içerisinde 46 kilogramlık değişik kuru gıdadan oluşan gıda malzemesi ve gerekli olan kişisel hijyen malzemeleri ve antibiyotik ile beslenme solüsyonlarının olduğu tıbbı yardım malzemelerini içermekte. Kamplara giremeyen insanlara, ramazan boyunca sıcak iftar yemeği vermek için bir çalışma başlattık. Toplanacak yardımları kanalize ederek Dadaab bölgesinde bir sağlık merkezi açmayı planlıyoruz. Tam teşekküllü ambulans tarzında mobil klinikler oluşturacağız. Eczacı kardeşlerimiz de halkımızdan toplanan yardımları ilaca dönüştürme ve kendi aralarında ilaç toplama şeklinde bir çalışma yürütecekler.''
Karaman, toplanan yardımların Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının imkanlarıyla, büyük ölçüde de gemilerle bölgeye ulaştıracaklarını ifade etti.