Çocuk psikiyatrisi uzmanı Dr. Şahin Bodur, karnesinde düşük ya da zayıf notu bulunan çocuklarla ilgili ailelerin yargılayıcı ve suçlayıcı olmaması gerektiğini bildirdi. Ailelerden çocuklara yönelik, ''Tembelsin, geri zekalısın, işe yaramazsın'' gibi rencide edici, olumsuzluğa itici tavırlardan kaçınmalarını isteyen Bodur, şunları kaydetti:
''Anne-babalar karnedeki zayıflar karşısında böyle bir tutum izliyorsa, çocuğunu tanımıyor demektir. Çünkü ilgili anne-babalar çocuğun okul yaşamında neler olup bittiğini az çok bilir. O yüzden bunları dile getiren ebeveyn çocuğuyla ilgilenmiyor demektir. Zayıf bulunan bir karne karşısında 'nerede yanlış yaptık' diye ilk önce anne-baba olarak kendimizi sorgulamalıyız. 'Acaba çocuğumuzun depresyonu, anksiyete bozukluğu, dikkat eksikliği ya da öğrenme güçlüğü mü vardı da bunları gözden kaçırdık?' İlk önce bunlar sorgulanmalı. İlgili bir anne-babanın karneye ihtiyacı yoktur, zaten karnede olup bitenlerden haberi vardır.''
Uzman Dr. Bodur, ''Zayıf karne karşısında çocukla nasıl iletişime geçilmeli'' sorusu üzerine, ilgili ailelerin çocukta neler olup bittiğini bildiklerini belirtti.
Zayıf notlu karne karşısında sorunu büyütmeden çözüm odaklı şeyler üzerinde durulması gerektiğini vurgulayan Bodur, ''İlk önce aileler kendini sorgulayacak. 'Anne babalığımızı yaptık mı' diye sorgulayacak. Ondan sonra çocuğa değinecekler. 'Biz neyi kaçırdık, çocuğumuz mutsuz mu, kaygılı mı, öğrenemiyor mu, dikkati mi eksik?' Bunlar üzerinde durulmalı'' diye konuştu.
Başarılı öğrencilerin ödüllendirilmesinin doğal olduğunu, ancak bunda da aşırıya kaçılmaması gerektiğini belirten Bodur, ''Tabii ki bir ödüllendirme olmalı ama aşırıya kaçmamamalı. Çocuğun faydalanacağı hediyeler olmasında bir sakınca yok'' dedi.
Ara tatilin aile ve çocuk ilişkisinin geliştirilmesi açısından iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildiren Bodur, şu önerileri dile getirdi:
''Ara tatil döneminde çocuğa vakit ayrılmalı. Sonuçta bu çocuğumuzun sevgi deposunu dolduracak uygun bir zaman. Çocuk tatilde iyi ve kaliteli zaman geçirmeli, mümkün olduğunca enerji ve mutluluk depolamalı. İkinci döneme yönelik motive edici davranışlar üzerinde durulabilir.''