Ne hazin bir haberdi...
Diyarbakırlı çocuklar; hayatını onlara adayan, çim hokeyi takımını Mardin'e götürürken geçirdiği trafik kazasında ölen polisin tabutuna kapanıp gözyaşı döküyorlardı. Anladım ki, Gaffar Okkan'ın sadece cismi ölmüş; ismi ve ruhu o coğrafyada yaşamaya devam ediyor... Eminim, bayrağı polis Ali Polat'tan alıp koşmaya devam edecek olanlar da çıkacaktır.
İçimi acıtan ise kaza haberinin Fox Haber bültenindeki yer alış şekliydi.
Tabii ki kasıt yoktu. Tabii ki kendini haber rutinine kaptıran bir editörün ya da muhabirin hatasıydı ama içinde 'ders' barındırıyordu.
Polis memurunun öldüğü olay 'ucuz atlatılmış bir kaza' olarak verildi. İlk bakışta; içinde üç yetişkin ve 20 öğrencinin bulunduğu bir aracın devrilmesinden sonra sadece(!) bir kişinin ölmesi, izleyenleri 'ucuzluğa' ikna edebilirdi belki ama ben ikna olmadım. Çünkü içinde 'can kaybı' olan her olay bana göre ağırdır, pahalıdır. Hele ki o polis memurunun ailesinin, o bülteni izlediğini bir düşünün... Ocakları sönmüş, hayatları kararmışken; haberin dış sesi, olayı 'ucuz atlatılmış' olarak sunuyor. Bu memlekette insan hayatı zaten ucuz. Daha da ayağa düşürmeyelim lütfen! 'Dış ses' her daim 'iç sesimiz' olsun...