Bu kez yılbaşı ekranının karşısına ailece oturduk. Kumandayı elime tutuşturup "Profesyonel sensin. Yılbaşı gecesinde ne izleyeceğimize sen karar ver" dediler. Ben de elimden geldiğince zapping konusundaki 'hünerimi' gösterdim. Ayrıca hangi televizyon programının daha cazip olduğu konusunda evdeki 'denekleri' kullanarak reyting araştırması yapma olanağı da buldum. Yemek yerken gözümüz, atv'deki Çocuklar Duymasın'daydı. Ailece bu diziyi çok sevdiğimize karar verdik. Hem eğlenceli hem de verdiği mesajlarla eğitici olduğu konusunda kesin kanaate vardık. Arada Kanal D'nin Çok Güzel Hareketler Bunlar'ına baktık. Ama hepimize yavan geldi. Mizah programları kalp gibi... Bir kez ritmi bozuldu mu, bir daha toparlaması çok zor oluyor. Çok Güzel Hareketler Bunlar'a beraberce teşhis koyduk: Taşikardi!.. Sonra Beyaz Show'a geçtik. Pek çok evde olduğu gibi Beyaz bizim de ailemizin bir üyesi gibiydi. Sohbeti keyifli, esprileri yerli yerinde, konukları sıcak, şarkı ağırlıklı programı eğlenceliydi. Arada Yahşi Cazibe'ye takıldık. Hayvansever bir aile olarak, en çok Paris'in sahnelerine dikkat kesildik. TRT-1'in yılbaşı tercihi de doğruydu. Son günlerde radyolarda en fazla istek alan şarkıların sahipleri Sıla ve Mustafa Ceceli'nin performanslarına hep bir ağızdan eşlik ettik. Ama keşke Sıla en bilindik Sezen Aksu şarkılarının sözlerini unutmasaydı... Vahşi Batı'nın en çabuk kanal değiştiren kovboyu olarak elimde kumanda ile kanallar arasında zap yapmaya devam ettim. Ta ki, Volkan Konak, Show'daki enfes konserine başlayana kadar... O dakikadan sonra ev halkının ortak kararıyla, uzaktan kumanda aletini sehpaya bıraktım. Kimi şarkısında gözlerimiz buğulandı, kimisinde buğudan fazlası vardı. İnsan yılbaşı eğlencesinde gözyaşı ve duygusallık arar mı? Konu Volkan olursa, arar vallahi... Finali 80 yaşındaki babamın isteği üzerine CNBC-e'de Victoria's Secret güzelleri ile yaptık. Tabii annemin tatlıyı hazırlamak için sofradan kalkmasını fırsat bilerek...