Doğu Akdeniz'de petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerini sürdüren Fatih'in yanına ikinci sondaj gemimiz Yavuz da geliyor.
Barbaros'la Kıbrıs güneyinin sismik haritasını çıkarırken aynı anda Fatih gemisiyle ada batısında doğalgaz arayan Türkiye, Rumların tehditlerine aldırmadan şaşırtan hamleler yapıyor. Ankara, 1974 Barış Harekâtı'ndan beri kapalı durumdaki Maraş (eski adıyla Varoşa) bölgesini yeniden açarak eski parlak günlerine kavuşturma kararı aldı. Doğu Akdeniz'deki ikinci sondaj gemimiz Yavuz ise bugün demir alıyor. Yavuz'un rotası, Kıbrıs doğusundaki Gazimagosa-Maraş açıkları. Barbaros ve Fatih'te olduğu gibi Yavuz da fırkateynler tarafından korunacak. Türkiye bu hamlelerle önümüzdeki haftalarda adanın her iki yanında deniz dibine sondaj borusunu çakmış olacak. Sürpriz Maraş ve Yavuz adımları Akdeniz'de Türkiye'ye karşı ittifak kuran Güney Kıbrıs, Yunanistan, İsrail, BAE, Fransa ve ABD'ye 'açık rest' anlamı taşıyor.
O BÖLGE SİL BAŞTAN
1970'lerde dünyanın en büyük turizm merkezlerinden Maraş, Ankara'nın stratejik hamlesiyle yeniden ihya olacak. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile koordineli şekilde ilerleyecek süreç boyunca uzman bir ekip 'askeri yasak bölge'ye girerek kapsamlı incelemeler yapacak; şehrin taşınır-taşınmaz varlıklarının envanteri çıkarılacak. Neredeyse tamamı Osmanlı vakıf arazisi niteliğinde olan bölge, Türkiye'nin Kıbrıs doğusundaki sularda egemenlik haklarını pekiştirecek. KKTC'nin yeni Başbakanı Ersin Tatar'ın haziran ayı başında İstanbul'a yaptığı çalışma ziyaretinin ardından gündeme getirilen bu hamleyle 1974 Kıbrıs Harekâtı sonrası ihtilaflı olarak kalan Maraş'ın statüsü yeniden belirlenecek.
DOĞU AKDENİZ'DE DENGELER SARSILACAK
Yenişafak'ın haberine göre; Ankara-KKTC ortak adımı, Rumlarla müzakere masasının tamamen dağıtıldığı ve adanın kaynaklarının adil paylaşımı ve iki taraflı bir çözümün artık mümkün görünmediği algısının ağırlık bastığını gösteriyor. Ankara, Maraş bölgesini çözümün tesisi için bir iyi niyet göstergesi olarak o günkü haliyle kapalı tutuyordu. Maraş hamlesi ile Doğu Akdeniz geriliminin devamında Türkiye ile KKTC'nin birleşmesine varabilecek bir sürecin de önü açılmış oldu. 1974'te olduğu gibi bırakılan 'hayalet şehir' görünümündeki Maraş'ın statüsünü değiştirmeyi hedefleyen bu hamle Kıbrıs adası ve Doğu Akdeniz'de dengeleri hayli sarsacak. Kıbrıs çevresinde oldu-bitti girişimlerine karşı Türkiye, 3 denizde aynı anda yürüttüğü Mavi Vatan-2019 tatbikatı sonrası Denizkurdu-2019'u icra etmiş ve tüm dünyaya "Gerekirse savaşırım" mesajı vermişti. Maraş adımından sonra muhatapların adil paylaşım ve çözüme yaklaşmamaları halinde Türkiye ile KKTC'nin entegrasyonuna gidecek hamlelerin peşpeşe atılacağı belirtiliyor.
YAVUZ YOLA ÇIKIYOR
Fatih'in ardından Türkiye'nin ikinci derin sondaj gemisi 'Yavuz' bugün İzmit Körfezi'nden demir alarak Doğu Akdeniz'e doğru yola çıkıyor. Kıbrıs doğusundaki Gazimagosa açıklarında petrol-doğalgaz araması beklenen Yavuz sondaj gemisi temmuz ayı başında bölgeye ulaşarak faaliyete başlayacak. Teknoloji harikası olarak gösterilen gemi, denizin dibinde 12 bin metre derinliğe kadar sondaj yapabiliyor. Eski adı Deep Sea Metro-1 olan Norveç yapımı gemi, satın alındıktan sonra Dilovası'na getirilmiş ve Körfez'deki tersanelerde bakıma alınmıştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Fatih ve Yavuz gemileri için "Bu iki gemimiz de dünyada bu çapta bu özellikteki 15-16 gemiden birisi" ifadelerini kullanmış ve "Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi enerji denkleminin dışına atmaya çalışanlar, Türkiyesiz realistik bir çözümün olmadığının farkında ama ifade edemiyorlar" demişti.
HAYALET KENT HAYAT BULACAK
Maraş, Türkiye ve KKTC'nin elinde tuttuğu önemli kozlar arasındaydı. Barış müzakerelerinde Kıbrıs Rum Kesimi'ne bırakılması ısrarla talep edilen Maraş bölgesi, adanın turizm ve ekonomik açıdan en değerli yerleşim alanı. Halen halkın girişine kapalı tutulan şehirde Türk askeri ve BM güçleri ortak görev yapıyor. Adada adil ve eşit bir çözümün tesisi karşılığında verilebilecek bir değer olarak masada tutulan Maraş kartının açılması, Türk tarafının algısının adil, eşit ve kalıcı bir çözümün artık mümkün görünmediğini gösteriyor. Kapalı Maraş bölgesi, adanın en değerli yeri olarak görülüyor. 60'lar ve 70'ler boyunca önemli bir turizm merkezi olan Maraş'ın statüsü, geçmişte buraya yatırım yapmış çok sayıda ülke açısından da önem taşıyor. 45 yıl önce Avrupa, Amerika hatta Arap sermayesi Maraş'a otel yatırımları için adeta yarışıyordu. Aradan geçen uzun yıllar boyunca Maraş'ta mülkiyet hakkı bulunduğu iddia edenler, kapalı kentin açılmasını istiyordu. Ankara'nın son kararıyla birlikte Maraş'ta atılacak adımların mülkiyet sahibi üçüncü ülke vatandaşlarının taleplerine de karşılık vermesi bekleniyor.