Artık kurtlar sofrasında kuzu değiliz!

10.000 Kadın, küresel finansal hizmetler firması Goldman Sachs tarafından 2008'de başlatılan ve şu anda dünyada 43 ülkede yürütülen bir sosyal sorumluluk projesi. Amaç, işini kurmuş, fakat yeterli imkanlardan yoksun 10 bin kadına girişimcilik ve işletme eğitimleri vererek, kadınların işlerini büyütmelerine destek olmak. 10.000 Kadın Türkiye Programı ise Özyeğin Üniversitesi ve Goldman Sachs Vakfı işbirliği ile 2009'da hayata geçirildi. Dört yıl sürecek projenin hedefi, 400 kadına eğitim vererek işlerini büyütmelerine destek olmak. Program ilk mezunlarını bu yıl verdi. Şimdi yeni öğrencilerini bekliyor. İş dünyasına sesinizi daha güçlü duyurmak istiyorsanız, "Ben de varım!" diyorsanız, ücretsiz olarak verilen programa başvurabilirsiniz. Acele edin, başvurular 15 Temmuz'da bitiyor. (www.1ooookadin.org) Bu yıl 130 kadının daha eğitim göreceği programın ilk mezunlarıyla konuştum. Derslerin başında kendilerini erkekler dünyasında kuzu gibi hisseden bu kadınlar şimdi sektörlerinin kurdu olmuş! 182 saatlik eğitimde girişimcilik ve sermaye erişimi, muhasebe ve finans, iş planı ve değerlendirme derslerinin yanı sıra 'coach'luk desteği veriliyor, ciroları denetleniyor, üç yıl boyunca şirketlerinin büyümesi için gerekli tüm destekler sağlanıyor. İşte bu yılın başarılı mezunları.....

HEVAL HAZAL KURT
(32 ) - Dijital mecralar için reklam kampanyaları üretiyor

Artık ticaretten de anlayan bir sanatçıyım!
"Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Sinema Bölümü mezunuyum. İşe kameramanlıktan başladım. NTV'de haber kameramanlığı yaptım. Sonra kısa filmler çekip, festivallere katılıp, ödüller aldım hem de değişik organizasyonlarda yer aldım. Artık kendi işimi yapmalıydım. Ama sanatçıydım, girişimci değil! Dijital mecralarda reklam kampanyaları ile işe başladım. Bunların fotoğraf, film prodüksiyonlarını gerçekleştiriyor, viral reklamlar çekiyordum. İş işi getirdi, büyük firmalarla çalışmaya başladım. Ama gel gör ki, şirket yönetmekten anlamıyorum. Böyle bir gerçek var! Öğretmen ailenin çocuğuyum. Bizim evde para konuşulmaz. Ailede girişimcilik adına bir şey yapan yok. Bu konuda bana yardımcı da olamadılar. Şirketimi açtıktan iki sene sonra bir yerde sıkıntı olduğunu fark etmeye başladım. İş yapıyor ama bunu paraya dönüştüremiyordum.

GİRİŞİM CİYMİŞİM MEĞER
Derken gazetede bir ilan gördüm. Özyeğin Üniversitesi girişimci kadınları eğitmek için bir sosyal sorumluluk projesi başlatmış. Son günmüş. Anında internetten başvuru yaptım. 'Yetişemeyecek miyim acaba?' diye de telaşlandım. Seçileceğimi düşünmüyordum. Çünkü benim yaptığım iş çok soyut bir iş. Kendimi iş kadını gibi göremiyordum bir türlü. 'Hem iş kadınlarının olduğu bir yere, neden kabul etsinler?' diye düşüncem vardı. Umudum yoktu. Beni mülakata çağırdılar. Mülakattan sonra kabul edildiğimi öğrendim. 6 binin üzerinde adaydan 316 kişi seçilmiştik! En temelde girişimciliğin ne olduğunu öğrendim, çünkü ben bana girişimci bile denildiğinin farkında değildim. Şimdi şirketimi iş planıma göre büyütüyorum. Cirolarımda ciddi bir yükselme var. Mali müşavirimin bana 'muhtasar vergi'yi anlatması üç ay sürmüştü. O kadar felaket durumdaydım. Şimdi hem ticari hem de mesleki ve yaratıcı tarafımı aynı şekilde kullanabiliyorum. Artık ticaretten de anlayan bir sanatçıyım!"

FİLİZ YÜKSEKDAĞ
(42) Düğün davetiyeleri tasarlıyor

Maliyet muhasebesini öğrendim, zarardan kurtuldum
"Lise mezunuyum. Yıllar önce kendi işimi kurdum. Grafik tasarımcısıyım. 25 yaşımdayken matbaa, ambalaj işi ile başladım işe. Evlendikten sonra çocuklarımı büyütmek için ara verdim. İki oğlum var, 14 ve yedi yaşlarında. 2009 yılında ambalaj ve kutu tasarımı ile iş hayatına tekrar hızlı bir giriş yaptım. Bir girdim, tam girdim (gülüyor). İşim büyürken bir yandan da kadın patron olmanın sorunlarını yaşıyordum. Bir pazar günü gazetede Özyeğin Üniversitesi'nin '10.000 Kadın Girişimci Eğitim Sertifika Progamı'nın ilanını gördüm. Onları araştırdım; zaten dost sohbetlerinde Hüsnü Özyeğin'in girişimcilikle ilgili desteklerini duyuyordum. Bu eğitim programına başvurmaya karar verdim. Mülakatlardan sonra kabul edildim. Rengarenk davetiyelerimi, kutu tasarımlarımı yanımda götürdüm. Ne iş yaptığımı tutkuyla anlattım. Derslere ilk girdiğimde daha at gözlükleri olan bir Filiz vardı. Biraz daha ön yargılıydım. Ama eğitimlerle ve dünyadaki ekonominin nasıl döndüğünü, dünyadaki büyük şirketlerin örneklerini okuduktan sonra kendime güvenim arttı.

TEK HATA YAPAN BEN DEĞİLMİŞİM
Maliyet muhasebesi dersinde bir ürün grubunda ne kadar zarar ettiğimi fark ettim ve o ürün grubunu kaldırdım. Meğerse şirketime korkunç zararlar vermiş! Bu hatayı başkalarının da yapıyor olması kendimi biraz daha iyi hissetmemi. Çok büyük şirketler de bu hataları yapmış zamanında. Derste hocalarımız bizi her konuda bilgilendirmeye çalıştı. Kartvizitimi, dükkanımın rengini pembe yaptım. Çünkü derslerde öğrendim ki, pembenin insanları rahatlatan, güven veren bir özelliği varmış. Fiyat algısını çok çok aşağıya çeken bir özelliği var pembenin. Aşk kokan davetiyeler tasarlıyorum. Ama bu sloganımda da bir şey eksikmiş. Bunu pazarlama hocamız söyledi: 'Duygu var ama somut bir şey yok.' Bir alt cümle ilave edeceğiz inşallah! Güzel bir büyüme katettim. Karlılığımı artırdım. Cağaloğlu'nun davetiye piyasasına benim eğitimimle kalite geldi. Bu eğitim beni rakiplerimden farklılaştırdı. Çok mutluyum."

CANAN TUFAN (34) - Gemiler için elektronik ve navigasyon araçları satış ve tamiri yapıyor

Doğru yaptığımı düşündüklerim yanlışmış!
"Kocaeli Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği mezunuyum. Okul biter bitmez denizcilik sektöründe çalışmaya başladım. Elektronik ve haberleşme mühendisi olarak işe başlayan bir elin beş parmağı kadar sayıda kadın vardı o zaman. Hâlâ sayımız o kadar. Okulda da 80 kişilik sınıfta sekiz kız öğrenciydik. İlk çalışmaya başladığım firmadan 2005'te ayrıldım. Küçük hissedar olarak başka bir denizcilik firması kurdum. Yavaş yavaş büyüdüm. Kendi düşüncelerimi hayata geçirmek beni mutlu ediyor. Sektördeki ender kadın girişimcilerden biriyim.

EŞİMİ İŞE ALMADIM
Eşim de elektronik ve haberleşme mühendisi. Ama eşimi işime almadım. Aynı iş yerinde sabahtan akşama kadar birlikte çalışmak bana cazip gelmiyor. Birbirimizi özleyelim ki akşam eve geldiğimizde konuşacak konularımız biriksin. Nitekim ikinci kızıma hamileyken, girişimcilikte eksik gördüğüm noktaları tamamlamak üzere işletme yüksek lisansına yazılmak istedim. Tam o sırada bu eğitim projesini duydum, başvurdum. 11 Nisan 2013'te eğitimimizi tamamladık. 18 Nisan'da kızım dünyaya geldi. Eğitim bitti ama üniversite bize 'coach'luk ve iş danışmanlığı yapmaya devam ediyor. Cirolarımızı inceliyor. Benim açımdan bu projesinin en büyük faydası, bir kere girişimci yanımın ne kadar önemli olduğunun bir kez daha farkına varmam oldu.

YURTD IŞINA AÇILABİLE CEĞİMİ FARK ETİM
Stratejik düşünme yeteneğimi geliştirdim. İş planı yapmayı öğrendim. Türkiye'nin dışında Avrupa ve dünyadaki diğer ülkelerdeki müşterilere de hizmet verebileceğimin farkına vardım. Daha hızlı karar almak, daha çabuk düşünebilmek... Müşteri ilişkileri yönetiminde bu eğitimin bana faydası o kadar büyük ki... Yöneticilik, finans, muhasebe yönetimi konularında, maliyet hesaplarında kendimi çok eksik hissediyordum. Bunları şimdi çok iyi biliyorum. Doğru yaptığım pek çok şeyin yanlış olduğunu bu eğitimle öğrendim. Müşteri memnuniyetinin takip edilmesinin ne kadar önemli olduğunu fark ettim. Bu eğitim programının en güzel yanlarından biri, farklı sektörlerdeki diğer girişimci arkadaşlarla tanışmak oldu. Hepimiz birbirimize destek oluyoruz şimdi. Bu ilişki sadece okul ortamında kalmadı, birbirimizin işlerinden faydalanma şekline de dönüştü."

İMGE KAYA SABANCI - 10. 000 Kadın Girişimci Sertifika Programı Proje Direktörü

Yüzde 6 bin 400 büyüyen kadınlarımız oldu!
- Goldman Sachs neden böyle bir eğitim programını üniversitenizle başlattı?
- Bu proje Türkiye'ye 2009 yılında geldi. Goldman Sachs dünyanın en büyük küresel finans kuruluşlarından biri. Projenin çıkış noktası da Harvard Üniversitesi'nin bir araştırması.
- Nedir o araştırma?
- Araştırma gösteriyor ki kadına yapılan yatırım topluma çarpan etkisiyle dönüyor. Çünkü kadın kazandığı parayı çocuğunun eğitimine, işinin gelişmesine, elemanlarının daha iyi şartlar altında çalışmasına yatırıyor. Böylece bir kişinin gelirinin yükselmesi başka insanlara dokunarak topluma çarpan etkisi yaratıyor.
- Eğitim ne zaman başlayacak?
- 1 Eylül'de başlayacak, 1 Mart'a kadar devam edecek. Ders programını çalışan kadınlara göre ayarlıyoruz. Bu eğitimi bitiren kadınlarımızda çok hızlı bir özgüven ve ciro artışı gözlemliyoruz. Bunların hepsini düzgün yönetmek gerekiyor; işte biz o işi yönetmek kısmını öğretiyoruz. Zaten işlerini geliştirdiklerinde roket gibi fırlayan işler oluyor. Yüzde 6 bin 400 oranında büyüyen kadınlarımız oldu.