2000'de dizel araçların pazar payı yüzde 2 iken, dört yılda yüzde 23'e çıktı. Dizel satışlarının artmasında kaliteli yakıtın ithal edilmesi etkili oldu
Ekonomik krizler, alım gücünün zayıflaması ve akaryakıt fiyatlarına sürekli gelen zam Türk halkının dizel araçları keşfetmesini sağladı. Yıllar önce 'çevreye zararlı ve gürültülü' diye yüz çevrilen dizel araçların satışı son üç yılda altı kattan fazla arttı. 2000 yılında dizellerin pazar payı sadece yüzde 2 iken, 2003'te oran yüzde 19.9'a çıktı. Bu yılın ilk 10 ayında bu rakam yüzde 23 oldu. Önümüzdeki 5 yıl içinde yakıt kalitesinin AB'nin belirlediği seviyeye çıkmasıyla dizel otomobillerin payının yüzde 40'a çıkması bekleniyor. Bunun bilincinde olan akaryakıt şirketleri AB normlarına uygun yakıtları Türkiye pazarına sunmaya başladı. Avrupalılar ise dizelin sırrını çok daha önceden keşfetti. Satılan her 100 aracın 30'unu dizeller oluşturuyor. Avusturya, Lüksemburg, Belçika ve Fransa'da bu oran yüzde 60'ın üzerine kadar çıkıyor. Avrupa ortalama oranının 2010 yılında yüzde 50 olması bekleniyor.
Yüzde 30 tasarruf Peki tüketici neden dizeli tercih ediyor? Dizel araçlar benzinlilere göre yüzde 30 tasarruf sağlıyor. Bunun yanı sıra dizel yakıtı motorin, kurşunsuz benzine göre yüzde 25 daha ucuz. Tabii dizelin faydası sadece bununla sınırlı değil. Cep dostu dizel araçlar aynı zamanda çevreye de saygılılar. Kullanılan ileri teknoloji sayesinde motorun emisyon değerleri benzinlilere göre daha az. Düşük devirlerde bile yüksek tork alınması da dizel araçlara olan ilginin nedenlerinden. Ancak yapılan araştırmalar Türk tüketicisinin ana tercih nedeninin yakıt ekonomisi olduğunu gösteriyor. Tabii tüketicinin genelde erkek sürücüler olduğunu hatırlatalım.
Yakıt kalitesi önemli Tüm bu artı özellikler, dizelin Türkiye'de de moda olmasını sağlarken, hala dizel ürün kalitesinden veryansın ediliyor. Türkiye'de üretilen motorinin içeriğindeki kükürt miktarı dışında tüm özellikleri Avrupa'dakileri aratmıyor. Ancak yerli motorinin içindeki kükürt oranı maksimum yüzde 0.7 olmasına karşın, Avrupa'da bu oran yüzde 0.035'in altında kalıyor. Bunu gören akaryakıt şirketleri de yurtdışından kaliteli dizel yakıtı getirerek, pazarın daha da genişlemesine katkıda bulundu.