Sezon kapanıyor, Opera ve Bale için.. Adı Selman Ada ile anılacak bir sezon..
Dünya çapında bir müzik adamı olduğunu biliyordum. Rengim Gökmen'in yerine geldiğinde, bayrağı aldığından ileriye taşıyacağını düşünüyordum. Nasıl yanılmışım..
Gelir gelmez, Devlet Opera ve Balesi'nin harika ekibini darmadağın etti.. Her bölgede üst düzeyde kim varsa kovdu.. Bugün, işi bilenler "Türk Opera ve Balesinin başına gelmiş en büyük felaket" diyorlar.
Bir iki not vereyim mi?. Darmadağın edilen, deneyimli, başarılı, rekorlar kıran ekipten sonra olanlar üzerine..
İzmir Balesi bu sene tek bir bale prömiyeri yapacaktı. Kaderin Çığlığı!. Selman Ada engelledi. Hem de genel prova haftasında ve ilk üç temsilin tüm biletleri satılmışken. Eser günümüzün en büyük yaralarından biri olan kadına şiddet olgusunu işliyordu ve bir sanat eseri olmanın yanı sıra toplumsal sorumluluk misyonuna da sahipti. Tüm dekor ve kostümleri hazırdı, kitapçık ve afişleri basılmıştı, koreograf ve dansçılar aylar süren çalışmalarının sonuna gelmişlerdi. İzmir Operasına itibar ve kazanç sağlayacak nitelikte bir eserdi. Selman Ada eserin, aslında lafını bile etmeye değmez teliflerini bahane ederek oynanmasına izin vermedi. Onca emeği, onca prodüksiyon masrafını, seyirciye gösterilmesi gereken saygıyı hiçe saydı.
Bu sezon İstanbul'da da iki eser, Midas'ın Hükmü ve Tribella, aynı akıbete uğradı.
Başka şehirler de örnekler var. Bir örnek de, bunca eseri kaldırırken, kendi eseri Ali Baba ve 40 Haramiler'i sahneletmesi..
Telifler Ada'nın hesabına yatınca, sorun olmuyor demek..