Göz, gözyaşı sayesinde sürekli yıkanarak ıslak ve nemli kalır. Gözyaşının yeteri kadar üretilmemesi veya gözyaşı kalitesinin bozulması, gözün nemsiz kalmasına sebep olur. Bu durum kuru göz olarak adlandırılır. Halk arasında bu rahatsızlık, 'gözyaşı kuruluğu' olarak ifade edilir. Gözün kuru kalması sadece gözyaşından kaynaklı olmayabilir. Kullanılan makyaj malzemesinin tarihinin geçmiş olması, E vitamini yönünden eksik beslenme, susuzluk, ilaç kullanımı, yaş, göz cerrahisi, klima, uzun süre bilgisayar ekranına bakma gibi etkenler de göz kuruluğuna sebep olabilir.
Gözyaşı içerisinde su, yağ, mukus, protein ve çeşitli antikorlar bulunur. Su, gözün ihtiyacı için gerekli olan nemin karşılanmasını sağlar. Yağ ise gözün hareketleri ve katmanlarının korunması için gereklidir. Antikor ve proteinler ise gözü olası enfeksiyonlara karşı korur. Bu bileşenler, göz çevrenizdeki özel bezlerde bir araya gelir. Gözyaşı sistemindeki en ufak bir eksiklik göz sağlığını tehdit edebilir.
GÖZ KURULUĞUNUN BELİRTİLERİ
Bazen kuru gözler çok fazla gözyaşı yaratır. Bu duruma refleks yırtılması denir. Nem eksikliği gözlerinizi tahriş eder. Daha fazla yağlama için göz, sinir sisteminiz üzerinden bir tehlike sinyali gönderir. Vücudunuz, gözdeki aşırı kurumayı telafi etmek için gözyaşı salgılamaya başlar. Ancak bu gözyaşı sadece sudan oluşur ve göz yüzeyini kaplamaz. Tüm bunların sonucunda gözdeki hassasiyet artar. Genel olarak göz kuruluğu semptomları şu şekildedir:
Gözde bir şey varmış gibi hissetme
Kaşıntı
Kızarıklık
Bulanık görme
Işığa karşı hassasiyet
Göz çevresinde yapışkan bir akıntı
Kontak lens kullanırken batma hissi
Gözyaşı, gözlerinizin yüzeyini yatıştırır ve onları enfeksiyondan korur. Gözünüzü her kırptığınızda gözyaşınız; gözlerinizin üzerinden geçer, göz kapaklarınızın iç köşelerine ve burnunuzun arkasına kadar boşaltılır. Yeteri kadar kaliteli gözyaşı üretmezseniz, gözleriniz kurur ve tahriş olabilir. Klima havasının kuruluğu, gözyaşı kanallarını olumsuz etkileyerek gözde kurumaya yol açabilir.
TEDAVİYE YARDIMCI BESİNLER
Sağlıklı beslenme, vücudunuzun tüm sistemlerini destekler. Gözleriniz için gerekli vitamin ve mineralleri sağlayarak, hem gözyaşı kuruluğunu önleyebilir, hem de göz hastalıklarına karşı korunabilirsiniz.
Omega-3 bakımından zengin bir diyet, gözde meibom bezleri adı verilen gözyaşlarının yağlı kısmını oluşturmasına yardımcı olur. Yağ, gözünüzün çabuk kurumasını önler. Özellikle Omega-3 yağlarının, göz kapakları veya göz yüzeyindeki iltihaplanmayı önleyici etkisi bulunur. Balık, Omega-3 yağ asitleri için mükemmel bir kaynaktır. Haftada en az iki kez aşağıdaki yağlı balık çeşitlerden birini tercih edin:
Ton balığı (taze, konserve edilmemiş)
Orkinos
Somon
Sardalye
Hamsi Omega-3 yağları, balık çeşitlerinde bulunmasının yanı sıra bazı sebze ve besinlerde de bulunur. Bunlar:
Fındık ve tohumlar (keten tohumu gibi)
Soya fasulyesi
Yeşil yapraklı sebzelerdir.
ÇİNKO TAKVİYESİ ALMAK GEREKİYOR
Çinko, karaciğerinizden göz retinanıza kadar vücudunuzun her bölgesinde A vitamini almanıza yardımcı olan önemli bir maddedir. Çinko, ayrıca gözlerinizi koruyan bir pigmenttir ve eksikliğinde enfeksiyon riski yükselir. Vücudunuz doğal olarak çinko yapmaz. Bu nedenle çinkoyu gıdalarla almak önemlidir. Çinko açısından zengin gıdalar şunlardır:
İstiridye
Sığır eti
Istakoz
Yoğurt
Somon
Süt
Yumurta
Kuru göz, gözün yeteri kadar gözyaşı üretememesi sonucu ortaya çıkan nem eksikliğinden meydana gelir. Ulusal Göz Enstitüsü'nün yaptığı araştırmalara göre; özellikle kadınlarda, menopozdan sonra göz kuruluğu ortaya çıkar. Yaşın ilerlemesiyle birlikte gözler daha az gözyaşı üretir. Göz nemliliği için uygun ortamın sağlanamaması; gözde yanma, batma, kaşıntı, kızarıklık, çizilme ve yırtılma gibi rahatsızlıklara neden olur. Bilgisayar başında sık vakit geçirme, çevresel faktörlerin yanı sıra kontakt lens kullanımı, göz ameliyatı, kalp rahatsızlığı, ülser, kemoterapi ilaçları da göz kuruluğuna neden olabilir.
GÖZ NEMLİLİĞİ İÇİN UYKU ÖNEMLİ
Aşağıdaki öneriler kuru göz tedavisine yardımcı olabilir:
Sıcak kompres: Gözlerinizin kuruması halinde, günde iki veya üç kez 5-10 dakika boyunca göz kapaklarınıza temiz, ılık ve nemli bir kompres yerleştirmeyi deneyin. Nemli ısı, kuru gözleri yatıştırır ve gözyaşını uyarıp iyileştirir.
Bilgisayar molası: Bütün gün bilgisayar başında olmak gözlerinizde problem yaratabilir. Bilgisayar başında geçirdiğiniz her saatte, bir dakika ara verin.
Gözleriniz kuru ise saç kurutma makinesi, klima, rüzgar, duman ve bazı kimyasallardan uzak durmanız gerekir. Spor ya da açık hava etkinlikleri sırasında, yüzme ya da kayak gözlüğü kullanın. Bu gözlükler, gözlerin etrafındaki nemi tutmanıza yardımcı olur.
C VİTAMİNİNDEN ZENGİN BESLENİN
A vitaminin göz sağlığı açısından mucizevi etkileri vardır. Görme kalitesini artırır, korneayı korur, göz bebeği yüzeyini parlaklaştırır ve gece körlüğü, glokom, katarakt, yaşa bağlı makula dejenerasyonu gibi göz hastalıklarının etkilerini en aza indirir. Havuç, ıspanak, dolmalık biber, tatlı patates ve yumurta A vitamini açısından zengin gıdalar arasında yer alır.
C vitamininin göz sağlığı üzerindeki etkileri de azımsanmayacak ölçüde değerli. Araştırmalar; C vitaminin, katarakt oluşumu riskini azalttığını gösterdi. Bilindiği gibi katarakt; yaşa bağlı gelişen bir göz hastalığıdır. Bu sebeple özellikle 40 yaşından sonra C vitamininden zengin beslenmek gerekir. C vitamini denildiğinde akla ilk portakal ve limon gelir. Bunların yanında yeşil biber, çilek ve yeşil yapraklı sebzeler de C vitamini yönünden zengindir.
İlerleyen yaş ve korunmasız halde maruz kalınan güneş ışınlarının sebep olduğu yaşa bağlı sarı nokta hastalığı, okuma güçlüğü ile başlayıp nesneleri çarpık ve dalgalı görmeye kadar gidebilen bir göz hastalığıdır. Araştırmalar; bu hastalığın etkilerini azaltmanın mümkün olduğunu gösterdi. Bu aşamada devreye giren mucizenin adı, lutein. Ispanak, brokoli gibi koyu yeşil sebzelerde bolca bulunan lutein, avokadoda da var.
SİGARAYI BIRAKIN
Göz kuruluğu rahatsızlıklarını günlük alışkanlıklarınızı değiştirerek hafife indirgeyebilirsiniz. Wisconsin Üniversitesi Tıp Fakültesi'ndeki araştırmacılar, sigara ve kafein tüketiminin göz kuruluğu semptomlarında artış gözlemlemiştir. 3 bin 703 kişinin üzerinde yapılan bir çalışmada ise kuru göz sendromuyla ilişkili bir takım faktörlerin kontrol altına alınabileceği belirtilmiştir. Kuru göz rahatsızlığı olan denekler üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda, sigara tüketenlerin kuru göz oranının yüksek olduğu saptanmıştır.
Uzmanlar, sadece rahatlık için değil aynı zamanda göz sağlığı için de kuruluğu değerlendirmenin ve tedavi etmenin önemli olduğunu söylemektedir. Kuru göz tedavilerine öncelikle semptomları önemsemekle başlanmalıdır. Piyasadaki pek çok merhem ve suni gözyaşı kuru göz tedavisinde etkilidir. Ancak doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır. Ayrıca günde 8-10 bardak arası su tüketimi gözyaşı kanalarının ihtiyaç duyduğu nemi karşılamanıza yardımcı olur.