Yeni Türkiye'ye ve Yeni Dünya'ya uyum konusunda bütün meslekler aynı konumdadır. Bir girişimci veya bir gazeteci olmanız fazla fark etmez.
Varsayalım ki yıllardır aynı malı üreten ve pazarda belirli bir paya sahip sanayicisiniz.
Derken pazara yerli ve yabancı yeni rakipler giriyor. Sizin ürettiğiniz malın daha gelişmişini, daha kalitelisini, daha ucuza tüketiciye sunuyorlar.
Bu durumda izleyebileceğiniz iki yol vardır.
Birincisi, hemen araştırma ve geliştirme harcamalarınızı artırıp, üretiminizin kalitesini yükseltir ve daha rasyonel çalışarak maliyetlerinizi ve dolayısıyla fiyatınızı düşürürsünüz.
Bunlarla da yetinmezsiniz. Yeni ürünlerin araştırmasını yaparsınız. İç pazara bağımlılığınızı azaltmak için dış pazarlara da açılırsınız.
Belki teknolojinizi geliştirecek ve sermaye yapınızı takviye edecek bir yabancı ortak ararsınız.

Kolay yollar
İkinci ve kolay olan yol ise, rakiplerinizi karalamak, onlar hakkında dedikodular üretmektir. Bu arada devlet kapısından destek ve yardım da dilenebilirsiniz.
Aynı şekilde diyelim ki bir Türk gazetesinde köşe yazıyorsunuz. İç ve dış basını gözden geçirir, internette yerli ve yabancı haber sitelerini dolaşır, televizyon haberlerini dinlersiniz. O gün yazacağınız konuyu seçmek için iki yol vardır önünüzde.
Birincisi "Gerçek Gündem"i ya da "Gerçekler"i yazılarınızda ele alırsınız.
Ama bunları yorumlamak için ders çalışmak, araştırmak gerekmektedir.

Temcit pilavına yeni pirinç
Eğer bu kadar enerjiniz yoksa ikinci kolay yolu seçersiniz. Türkiye'nin gündem sofrasını uzun yıllardır işgal eden temcit pilavından bir kaşık daha alıp, sütununuza koyarsınız. Bu yemeğin lokmaları bellidir...
- Bu iktidarın sonu iyi olmayacak/ Laiklik elden gidiyor/ En güvenilir kurum ordudur, en güvenilmez kurum siyasettir/ Amerika ile aramız açılıyor...
Bu tür konulardan birini ele alıp, o günkü ev ödevinizi yaparsınız. Bu tür yazıları yazmak için kitap okumaya, tarihi ve bugünü derinine öğrenmeye, ekonominin içine girmeye falan gerek yoktur.
Yeni Türkiye'de temcit pilavı aşçıları için son dönemde üretilen bir pirinç de "Çözüm Süreci"ni sabote etmek gibi bir lezzeti getiriyor gündem sofrasına...
İmralı'da Abdullah Öcalan'la görüşen HDP heyetinin yazılı açıklamasını okumuş ya da duymuşsunuzdur. Yeniden hatırlayalım bu açıklamayı...

Büyük demokratik çözüm
"Tarafların belirtilen hususlarda süreci doğru, ciddi ve kararlı yürütmesi halinde, en fazla 4-5 ay içinde tüm Ortadoğu'nun geleceğini belirleyecek büyük demokratik çözümün sağlanabileceğini vurgulayan Öcalan, bu ciddiyet ve kararlılığın gösterilmemesi durumunda, bölgesel kaosun derinleşeceği ve darbe mekaniğinin sonuç alabileceği uyarısını yapmıştır. Öcalan müzakere taslağının kamuoyu ile paylaşılacağını ifade etti. Öcalan, taslağı devlet heyetiyle tartıştığını söyledi. Öcalan, bir çerçeve konusunda mutabık kalındığını söyledi."

Beklenen tepkiler
Şimdi bu açıklama karşısında "Öcalan Kürt davasını satıyor" veya "Öcalan Ortadoğu'ya demokratik çözüm getirmekten söz ederken neden Kobani konusunda susuyor" benzeri içerikli köşe yazıları okursanız, bilin ki bunlar temcit pilavının artıklarındandır Ne de olsa kökü mazide olan atiyiz biz.
Bazıları maziden ders almak yerine onu atiye taşımayı daha kolay bulabilir. Ama bu arada okurlar veya halk onları geçmektedir.
Üstelik bu kalite ve gelişmişlik farkı seçim sandıklarına da yansımaktadır.
Sonuçta yıllardır bıkmadan sunulan temcit pilavı mide bulandırmaktadır.