Amerikalılar bir "mucize ilaç" bulmuşlar, önümüzdeki yıl insanlar üzerinde de denenecekmiş. Şimdilik bağırsak solucanları ve fareler kullanılıyormuş laboratuvarda denek olarak. Hemen bütün gazetelerimiz müjde niyetine yazdılar.
Bu bir diyabet, yani şeker hastalığı ilacıymış...
İnsan ömrünü uzatacakmış, 120 yıla çıkaracakmış...
Solucanlarda yaşlanmayı geciktirmiş, farelerde de yaşam süresini yüzde 40 oranında arttırmış. Kemikleri de güçlendirmiş.
Önümüzdeki yıl tam 3 bin "insan denek" üzerinde başlayacakmış çalışmalar...
Mucize ilacın adı, Metformin.
Yapma yahu?
Ben onu beş senedir kullanıyorum be kardeşlik! Benimle birlikte hemen her şeker hastası da kullanıyor.
Türkiye'deki ticari adı Diaformin.
Üstünde yazıyor: Aktif maddesi Metformin Hidroklorür. Ayrıca "boyar madde" olarak içinde titanyum dioksit de var. "Binlik", yani her tablet 1000 miligram ya da 1 gram. Ortada çentiği var, istersen kırıp beş yüzlük de yapabilirsin.
Bütün eczanelerde rahatlıkla bulunur, fiyatı da düşük, her hastanın kesesine uygun, 100 tabletlik koca bir kutu 14 lira 19 kuruş...
Benim hastalığım ortaya çıktığında, beş buçuk yıl önce, dört lira mıydı neydi...
Üreten de öyle uluslararası dev bir kimya firması falan değil, arslanlar gibi Ali Raif İlaç Sanayi A.Ş.
Bir binlik sabah alıyorum tok karnına, bir de akşam, bir kutusu elli gün yani iki aya yakın gidiyor.
Çok da memnunum, insülin tedavisine hiç gerek bırakmıyor. "Junkie"ler gibi elimizde şırınga kendi popomuzu delip durmak zorunda kalmıyoruz. Açlık şekerini sağlıklı insanlarda "tokluk limiti" olan 120'nin üstüne çıkarmıyor, sıkı perhiz yapmaya da gerek kalmıyor. Yediğine içtiğine azıcık dikkat etmek şartıyla (içki içmemek, şeker almamak, pirinç, havuç ve patates gibi kan şekeri yükseltici gıdalardan mümkün olduğunca uzak durmak) normal yaşamını sürdürüyorsun.
Uyku getiriyor ama... İnsanın içi geçiyor durup durup... Yuttuktan yarım saat kadar sonra tatlı bir gevşeklik bastırıyor.
Tabii biz böyle dedik diye hemen eczaneye koşup denemeye kalkmayınız, doktorunuza danışmadan sakın onun bunun tavsiyesiyle "ezbere" ilaç almayınız.
İmdi... İhtimalleri sıralayalım:
Ya bizim hasta olarak kıymetimiz Amerika'nın solucanı ve faresi kadar...
Ya bana bu ilacın reçetesini yazan dahiliye profesörü manyak...
Ya bu sayede yırttık, ömrümüz uzadı...
Ya Türk basınında ila maşallah şeker hastası hiçbir yönetici yok, yayınladıkları haberin farkında değiller...
Ya da Ali Raif'e rakip çıkarak pazara girmeye hazırlanan bir çakal Türk basınını fena halde kullanışa getirdi, "gel gel" yaptı!
Evladım, böyle sağlık haberleri yapacağınız zaman yaşlı ağabeylerinize önce bir sorun. Ki sonra sizinle, örneğin "bu yıl hac mevsimi kurban bayramına denk geldi yazıyor şaşkınlar" diye dalga geçilmesin...