Suriye Ulusal Konseyi (SUK) Başkanı George Sabra, Şam'ın banliyösünde düzenlenen saldırıda, ölü sayısının 1300'ü geçtiğini söyledi.
Sabra, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) tarafından İstanbul'da düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Esed rejiminin Şam'ın Doğu Guta banliyösüne düzenlediği ve kimyasal silah kullandığı saldırının bütün dünyanın gözü önünde gerçekleştiğini ifade etti.
Buna tepki gösteren Sabra, Birleşmiş Milletler (BM) heyetinin, "Kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığını araştırmak için" Şam'da bulunduğu esnada böyle bir saldırının yaşandığını dile getirdi.
"Saldırıda ölü sayısı 1300'ü geçti" diyen Sabra, uluslararası toplumdan gelecek tepkilerin "Kınamayı" geçmediğini ifade ederek, bunu sert bir dille eleştirdi.
KATLİAMI ORTAYA ÇIKARAN DEHŞET GÖRÜNTÜLERİ +18
SMDK SİYASİ KOMİTESİ ÜYESİ MİŞEL KİLO
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMKD) Siyasi Komitesi üyesi Mişel Kilo, Şam'ın güneyindeki Doğu Guta bölgesinde Suriye rejimin düzenlediği iddia edilen kimyasal silah saldırısına ilişkin, "Dünya olanlara karşı şimdi harekete geçmezse artık asla yapmaz" diye konuştu.
Kilo, Beşşar Esed'in "tekfircilere (Müslüman olduğu bilinen bir kişiyi, inkar özelliği taşıyan inanç, söz veya davranışından ötürü kafir saymak)" karşı bütün yöntemlerin meşru olduğunu söylediği konuşmasının ardından bu tür eylemlerde bulunacağı önceden belli olduğunu söyledi.
Kimyasal silah kullanarak yapılan katliamın ardından, hali hazırda Suriye'de incelemelerde bulunan BM Uluslararası Araştırma Komisyonu'nun bölgeye gönderilmesi için de BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'a çağrı yaptıklarını ifade etti.
Kilo, olanların detaylarını anlatmak üzere uluslararası çapta geniş bir bilgilendirme kampanyası başlatacaklarını söyleyerek, BM komisyonunun olayı incelemek üzere olay mahalline gelmemesi durumunda, toprak ile cesetlerden alınan numunelerin dışında delil teşkil edebilecek onlarca kanıtı toplanmakta olan ekiplerin işbaşında olduğunu kaydetti.
Kimyasal silah kullanımını araştıran BM heyetinin Suriye'de olduğu sırada bu tür bir katliamın yapılmasının dikkati çekici olduğunu ifade eden Kilo, rejimin bu eylemle dünyaya, "Biz, uluslararası kanun ve kararları önemsemiyoruz, Suriye halkına karşı sürdürdüğümüz bu savaşını kazanmak için gereken her şeyi yapmaya devam edeceğiz" anlamı taşıyan mesajını vermek istediğini savundu.
Bazı Rus yetkililerin daha önce Esed'in Suriye çölünde nükleer denemesi yapabileceği söylemlerini hatırlatan Kilo, Suriye rejimi, Rusya ile İran'ın himayesi altında "korkunç katliamları ve insani felaketlere" neden olacak eylemlerde bulunabileceğini ileri sürdü.
Bölgedeki sahra hastanelerinde tıbbi malzeme eksikliğinden dolayı ölü sayısının artmasından endişe duyulduğunu ifade eden LCC, olayı katliam olarak niteledi.
Suriye Genel Devrim Konseyi (SRGC) de rejim güçlerinin Meliyha, Cobar, Muaddamiye, Eş Şam ve Dareyya'ya ağır silahlarla saldırdığını ve saldırıların kentin farklı bölgelerinde sürdüğünü belirtti.
SRGC, daha önce yaptığı açıklamada, kimsayal silah kullanıldığı saldırıda ölü sayısının 635, yaralı sayısını ise 3 bin 600 olarak bildirmişti.
"Sarin gazı kullanıldı"
Bölgedeki doktorlardan Halid Mahmud, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çok sayıda kişinin kullanılan "sarin gazı"ndan etkilendiğini ifade etti.
Yaralılarda nefes darlığı, kusma, göz bebeklerinde küçülme, bilinç kaybı yaşandığını belirten Mahmud, acil olarak tıbbi malzemeye ihtiyaç
duyulduğunu vurguladı.
Mahmud ölü sayısının artmasından duyduğu endişeyi de dile getirdi.
Siviller saldırıya uykuda yakalandı
Öte yandan bölgedeki aktivistler, sabahın erken saatlerinde sivil yerleşim bölgelerine havadan atılan gaz bombaları sebebiyle insanların saldırıya savunmasız şekilde, uykuda yakalandığı belirtti.
Bu sebeple yüzlerce kişinin öldüğü en az 3 bin 600 kişinin yaralandığını bildiren aktivistler, yaralıların bölgedeki sahra hastanelerine
kaldırıldığı ifade etti.