Yıllar önce bir gün yolum Tayland'ın başkenti Bangkok'a düşmüştü... Kalacağım oteldeki odaya girdim. Duvara bitişik sehpanın üzerinde büyük ekranlı bir televizyon vardı... Televizyonun üzerinde de İngilizce ve Tayland dilinde yazılmış uyarı bulunan bir levha bulunuyordu.
Şunlar yazılmıştı bu uyarı levhasında...
- Otelimizdeki uydu alıcıları sayesinde dünyanın bütün televizyon kanallarını izleyebilirsiniz.
Ancak bunları izlerken karşınıza Tayland'ın ulusal çıkarlarına aykırı yayınlar çıkarsa, hemen kanal değiştirin. Bu tür yayınları izlemeniz yasaktır...
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafında Twitter'in yasaklandığına ilişkin gelişmelere karşı seslendirilen tepkileri sözde kapatılmış Twitter'deki mesajlardan izlerken, Bangkok otelindeki o gülünç uyarı levhasını yine hatırladım.

NAKIS TEŞEBBÜS
Sosyal medyayı çarpıtılmış algı yönetimi için kullananların varlığını hepimiz biliyoruz... Daha ötesi var mı? Cemaat Holding'in CEO'suna adamının "Rüyamda Peygamberimiz tweetleri iki katına çıkartın dedi" dediğini ve onun da buna "Öyleyse öyle yapın" diye cevap verdiğini yine Twitter'den öğrenmedik mi?
Ama Twitter'i yasaklamak, "Kapattık" demek en azından nakıs teşebbüstür. Kısacası TİB işgüzarlık yapmıştır. Bu işgüzarlığın sonucu olarak, AK Parti iktidarı iletişim özgürlüğüne müdahale ettiği gerekçesiyle bir gol yemiştir.
Haberlere göre Twitter'in avukatları Ankara'da TİB yetkilileri ile görüşmekteler. Eğer Twitter Türk mahkemelerinin kararlarını uygulamayı kabul ederse bu anlamsız yasaklama sona erecektir. Hatırlarsanız aynı durum YouTube'da yayınlanan bazı kasetler için de söz konusu olmuş ve YouTube yönetimi bu tür kasetlerin yayınına son verince anlaşmazlık çözümlenmişti.

BURADA YOKLAR
Burada TİB'in veya Türk Hükümeti'nin haklı olduğu bir durumun varlığını da hatırlatmalıyız.
Bu sosyal medyalar tıpkı Amerika'da yaşayan ama Türkiye'deki gelişmelere kayıt dışı siyasetin bir aktörü olarak müdahale eden Pennsylvania sakinlerine benziyorlar. Türkiye'de yetkili şubeleri bulunmadığı için, mahkeme kararları ile yasa dışı oldukları belirlenmiş ve hakaretleri, iftiraları içeren, suç unsuru kasetleri ve mesajları da, bu kararları görmezden gelerek yayınlıyorlar... Türk şirketlerinden reklam alıyorlar ama vergi ödemiyorlar.
Yayınladıkları sanat ürünlerinin telif haklarını ödemedikleri için de bir problem doğmamış mıydı geçenlerde?

YENİ RÜYALARI BEKLERKEN
Nitekim TİB de Twitter'i kapatma sebebini yazılı bir açıklama ile ayrıntılı olarak duyurmuş ve Twitter'ın alınan hiçbir mahkeme kararını uygulamadığı hatırlatılarak, bunun gereği yapıldığı takdirde bu sosyal medya mecrasının iletişime açılacağı vurgulanmıştı. Gerçekten de Twitter'in önünde sayısız şikâyet ve mahkeme kararları olduğunu biliyoruz.
Ama sonuçta Başbakan Erdoğan'a hakaret etmeyi ifade özgürlüğü biçiminde anlayan takıntılılara, bu kapatma kararı herhalde ilaç gibi gelmiştir. Bunlar şimdi "İşte yasakçı zihniyetin bir kanıtı" diye bayram ediyorlar. Bunların bir bölümü de herhalde Niğde'deki terörist saldırısını da "Barış Açılımı sona erdi" diyerek kutluyor olabilirler. Öcalan'ın bu Nevruz'u da "Barış" diyerek kutlamasını bunlar mutlaka öfkeyle izliyorlardır.
Bakalım Cemaat Holding'in görevlileri bu gece rüyalarında Twitter konusunda Peygamberimizden ne gibi talimat alacaklar?
Son söz olarak şunu söyleyebiliriz... Keşke Twitter yerine TİB kapatılsaydı.