Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Barış açılımı neden bazılarını Erdoğan düşmanı yaptı?

Başbakan Erdoğan'la bir sohbet esnasında bazı köşe yazarlarının takıntılı biçimde ve ölçüsü zaman zaman kaçan üslupta kendisini hedef almaları hakkında ne düşündüğünü sormuştum ona.
Acı acı gülmüştü.
- Bunlardan bazılarıyla hukukumuz var... Onların neden değiştiklerini anlayamıyorum, demişti...
Gerçekten de Erdoğan'ın kendilerine "Ağabey" diye hitap ettiği, saygı ve özen gösterdiği ve yakın geçmişte Erdoğan'a yazıları ile destek de veren bir kesim köşe yazarının, belirli süredir takıntılı biçimde Erdoğan düşmanı olmalarını anlamak kolay değildir.
Bazılarına göre, bu kesim yazarlardaki dramatik değişimin ana nedeni Başbakan Erdoğan'ın Kürt sorununda "Barış Açılımı"nı başlatması ve Öcalan'la devletin doğrudan diyaloga girmesi olabilir.

Kürt siyaseti susturulmuştu
Çünkü Barış Açılımı'na kadar, Kürtler adına siyaset yapanların görüşlerini açıklamaları pek mümkün değildi. Kurdukları partiler Anayasa Mahkemesi tarafından musluk kapatılır gibi kolayca kapatılır, ön planda görülenler de cezaevleri ile mahkemeler arasında ömürlerini geçirirlerdi.
Siyaset dışında ele alınan ve "Güvenlik Alanı"na bırakılan Kürt Realitesi, Öcalan ve kadrolarını terörizme yönlendirmişti. Bu süreç Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edildiği 1999'da belki sona erdirilebilirdi. Öcalan bu konuda diyaloga ve işbirliğine hazır olduğunu söylemesine rağmen, "Derin Devlet"in fonksiyonerleri bunu görmezden geldiler.
Son olarak AK Parti iktidarında Adalet Bakanı'nın bir görevliyi Öcalan'la görüşmek için İmralı'ya göndermesine, İmralı'nın askeri yetkilisi izin vermemişti.

Tercüman gazeteciler

Bu ortamda konuşmaları ve seslerini duyurmaları mümkün olmayan ve ancak terör eylemleri ile konuyu gündeme getiren Kürt siyasetinin aktörlerinin, bir nevi tercümanları oldu söz konusu gazete yazarları...
Kandil'in neler düşündüğünü, ancak onların ziyaretleri ertesindeki izlenim notları ile anlayabildi kamuoyu.
Ve derken Başbakan Erdoğan "Barış Açılımı" ile bu akıl ve mantık dışı duruma son verdi. Artık tercüman gazeteciler olmadan, devlet ve siyaset, hem Öcalan'la, hem de Kandil'le doğrudan diyaloga girmişti.
Anayasa değişikliği ile de, durmadan parti kapatmanın yolu kapatılmıştı. İşte Erdoğan'la hukuku olan gazete yazarlarından bazılarını, bu durum adeta çileden çıkardı. Bir anda kendilerini işlevsiz buldular.
Kendileri olmadan Kürt sorununa kalıcı ve demokratik bir çözüm aranabilmesi, onları bir anda Erdoğan düşmanı yapıverdi.

Egolar söndürülünce..
"Açılım"a destek vereceklerine "Erdoğan diktatör oluyor" demeye başladılar.
Sonuçta "Akil Adam"lar arasına bile giremediler.
Sivilleşme kavgası veren bir başka kesim de "Askeri vesayet" Erdoğan tarafından sona erdirilince, kavga edecek konuları tükendiği için Erdoğan düşmanı olmamış mıydı daha önce? Ya da kendilerini "Liberal" olarak sunanların "Cemaatçi" oluverdiklerini de görmedik mi?
Tabii ki olay sadece şişik egoların söndürülmesi ile izah edilemez. Tabii ki bazı bağlantılar ve derin çıkarlar da devrede olabilir...
Ama sanırım "Barış Açılımı" ile işlevsiz kalanlara ilişkin tahlil de, olayın bir yönüne ışık tutabilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA