Eskişehir Belediyesi'ni hedef alan ve daha önce iki kez takipsizlikle sonuçlanan aynı konudaki üçüncü soruşturmanın bu kenti bir başka yaşam ortamına taşıyan Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'i yıpratacağı düşünülüyorsa, bu büyük bir yanılgı olur.
Eskişehir'i eski haliyle ve bugünü ile bilenler, Yılmaz Büyükerşen ile
"Vizyon ve icraat sahibi Belediye Başkanı" olgusunun özdeşleştiğini de bilmek durumundadırlar.
Geçenlerde bu köşede yazdığım bir yazıda Yılmaz Büyükerşen ile Mustafa Sarıgül gibi yerel yönetimlerde başarılı ve her seçimde halkın oyunu sürekli alabilen isimlerin, CHP'nin imajını ve kaderini değiştirebileceklerini yazmıştım.
Bu tür belediye başkanlarının icraatçılıklarının yanında bir başka temel nitelikleri, görevlerini yaparken partiler üstü olmayı başarmalarıdır.
Nitekim Gaziantep'in başarılı ve AK Partili Belediye Başkanı olan Dr. Asım Güzelbey ile Yılmaz Büyükerşen'in kurdukları yapıcı diyalogda, "Partili olmak" değil "Hizmet etmek" motivasyonlu dayanışma öğesi vardır.

Halkın sevgisi
Geçen aylarda Eskişehir'i ziyaret ettiğimde Büyükerşen'le birlikte kenti gezerken "Eskişehir Mucizesi"ni görmek için çevre kentlerden gelen her eğilimden yerli turistlerin, Büyükerşen'e nasıl sevgilerini ve beğenilerini seslendirdiklerine tanık olmuştum.
Yılmaz Büyükerşen bir kez daha başkanlığa aday olmayı pek düşünmediğini söylemişti bana konuşmamızda.
Son soruşturma haberlerini duyunca aradım kendisini.
Önce bu soruşturmanın geçmişteki sürecini anlattı... Bunları Milliyet'teki arkadaşımız Fikret Bila'ya da anlatmış:
"İki kez soruşturması yapılmış, bir usulsüzlük, yolsuzluk olmadığı müfettiş raporlarıyla kanıtlanmış bir dosya yeniden açılıyor. O soruşturma dosyasında dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın, 'soruşturmayı gerektirecek bir durum yoktur' diye imzası var. İçişleri Bakanlığı müfettişleri, iki kez ayrı ayrı bütün detaylarıyla bu iddiaları incelediler ve soruşturmaya mahal olmadığına ilişkin rapor hazırladılar."

Amaç yıpratmak ise...
Yılmaz Büyükerşen bu son soruşturmanın "Yıpratma amaçlı" girişimlerin bir yansıması olduğunu düşünüyor.
Ve "Bir kez daha aday olmak konusunda isteksizdim, ama bu son olay beni yeniden düşünmeye itti" dedi bana.
Dilerim AK Parti'nin yerel görevlilerinin ihbarları ile bu soruşturma yeniden başlatılmamıştır.
Seçim kazanmak için rakiplerini bu şekilde vurmayı amaçlayan girişimler bumerang etkisi yaratırlar ve atanı vururlar.
Kayseri'nin AK Partili Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'yi hedef alan benzer girişimler sonunda açılan dava ile CHP'den alınan tazminatın, Kayserililere ikram edilen sucuklara dönüştüğünü de unutmayalım.