Dijital yaşamın analog yaşamdan en büyük farkı, kullandığınız bilgisayar, tablet veya akıllı telefon gibi aygıtlarda sizin durmadan "Güncelleyin" (update) diye uyarılmanızdır.
Bazen bir güvenlik sistemi, bazen iTunes gibi bir program ve çoğunlukla da mesela Apple Shop'tan aldığınız uyarlamalar için "Güncelleyiniz" uyarısı belirir ekranda.
Bu uyarılara uymadığınız takdirde hacker saldırılarına karşı savunmasız kalabilirsiniz.
Ya da kullandığınız programlar eskimiş ve işe yaramaz hale dönüşebilirler.
Ne var ki yaşam henüz dijital değil.
Bilişim dünyasının ürünleri giderek daha fazla ölçüde hem bireysel, hem de toplumsal yaşamı etkilese ve hatta şekillendirse bile, yaşam eski alışılmış modelde sürüyor.
Yumurta kapıya dayanmış bulunsa ve her gösterge sizi "Güncelleyiniz" diye uyarmakta olsa da, siz bunları görmezden gelebilirsiniz.
Sayısız uyarılar
Fazla kilolarınızın kalbinizin sağlığını tehdit ettiğini bilirsiniz ama yine de yapmanız gereken diyeti hiç gelmeyen bir pazartesiye etkilersiniz.
Aile birliğinizi tehdit eden ve çözümü mümkün bir sorunu ele almak yerine, "Nasıl olsa hallolur" diyerek umursamazsınız.
Böyle sayısız örnek verilebilir bireysel yaşamlardan.
Bir de sosyo-politik yaşamınızda gelen "Güncelleyiniz" uyarıları vardır.
Mesela düşünce suçu ile örgütlü terör suçunu birbirine karıştıran yasalardaki yanlışlar yüzünden dünyada düşünce özgürlüğü kısıtlanan, basını baskı altında bulunan devletler listesinin başında ülkenizi görmeye başlarsınız.
Evrensel uyarılar
Bu gelişmeler aslında bu yasaların düzeltilmesi konusunda bir çeşit evrensel "Güncelleyiniz" uyarısı niteliğindedir.
Ama bilgisayarınıza ve akıllı cep telefonunuza gösterdiğiniz özeni, nedense siyasal yaşamınızdan esirgersiniz.
Söz konusu yasaları güncellemeyi sürekli ertelersiniz ve ülkenizin her alandaki başarılarının, özgürlükler listelerindeki kötü konumunuzdan ötürü unutulduğunu çaresiz biçimde izlersiniz.
Sosyo-politik yaşamdaki "Güncelleyiniz" uyarıları sadece iktidarlara veya yönetimlere gelmez ki.
Diyelim ki yaşı cumhuriyetinizle eşit olan bir siyasi partinin yönetimindesiniz.
Yurt ve dünyadaki değişimi görmezden gelen eski yöneticiler yüzünden, partinizin "Kronik muhalefet" olmasına bir son vermek istersiniz.
Kurultay zaferleri
Aslında her genel seçim sonucu partiniz için "Güncelleyiniz" uyarısı niteliğindedir.
Ama siz bu uyarıya kulak vermek yerine statükonun sözcülüğünü sürdürürsünüz.
Sonunda iş o noktaya gelir ki, "Statüko" ile "Darbecilik"in aynı anlamı taşımaya başladığını bile fark etmezsiniz.
Artık eski yönetimler gibi sizin için de kurultay zaferleri, seçim zaferlerinden daha önemli hale gelmiştir.
Dijital yaşamın "Güncelleyiniz" uyarılarına uymak ve gerçek yaşamın aynı içerikli uyarılarını umursamamak, traji-komik bir yansımasıdır bilişim çağının...