Herkes, barış sürecini engellemek için derin devletin neler yapacağını merak ediyordu. Adına ister derin devlet deyin, ister Ergenekon örgütü, ister kontrgerilla, ister Türk Gladyosu, aynı kapıya çıkar, işte o malum hazretler...
Yani şu "İmralı'yı yıkarız, Kandil'i yakarız" gibi boş boş atıp tutmaların ötesinde, ya da birtakım varakparelerde "Tayyip'e" küfür etmenin ötesinde, somut eylemler...
Merakımız zail oldu: Bomba atarmış. Bir hanım da "artık saldırıya geçiyoruz" demişti hani.
Ankara'da hem Adalet Bakanlığı'na hem de AKP merkezine saldırdı. Bu saldırılardan biri bombalı, öteki de, hani şu müebbet hapis talebiyle yargılanan paşanın "boru" dediği cinsten LAV silahıyla. Yani, kontrgerillanın Cumhuriyet gazetesine "mahsuscuktan" attığı gibi dandik bomba değil.
AKP merkezinde üstelik "başbakanın odasının bulunduğu kata" nişan alınmış, hani o sırada kazara oradaysa onu da götürecekler!
Vah vah. Bu kadar mı düştüler? İki çarçur saldırıyla neyi engelleyebileceklerini sanıyorlar?
Danıştay'da adam vurdurup katili "şeriat isterim" diye bağırtarak kendileri gülünç oldular, şimdi de bu saldırıyı kime yıkacaklar?
Sola tabii.
Büyük bir ihtimalle DHKP-C yapmış görünecektir, ya da ona benzer bir başkası...
Hani, Kıbrıs'ta ve Kürt meselesinde çözüm isteyen Sabancı'yı vurdurup sol örgütün üstüne yıkmak gibi. (Beceriksiz katil Sakıp'ı bulamayınca "elimiz boş dönmeyelim" diye kardeşi Özdemir'i vurmuş, arada sınıf arkadaşım Haluk Görgün de gitmişti... Sonra o katil her ne hikmetse cezaevinde öldürüldü, yani susturuldu. Örgüt hepimizi aptal yerine koyuyordu.)
Bu tür "sol gibi görünen" örgütlerde, farkında olmadan kendini kullandıran ahmaklar da vardır, bilinçli olarak kontrgerillaya çalışan kadrolu ajanlar da. Bu durumlarda at izini it izinden ayırmak da oldukça zordur. Örneğin, Fehriye'ye emekli maaşı bağlanmış mıdır, "yıpranma tazminatı" ödenmiş midir? Bilmiyoruz.
Örgütün mantığını anlamıyor değilim: Bu ülkede Uğur Mumcu'yu şeriatçıların öldürdüğüne inanan ahmaklar yaşadığına göre, AKP binasına solun saldırdığına inanacak ahmaklar da çıkar.
İyi ama neye yarar? Böyle nereye varabilirler?
Bu tür saldırılar ve hatta suikastlar önümüzdeki aylarda artacaktır, haberiniz olsun. Ama ne işe yarayacaktır?
Siyasetteki uzantıları "son sözümüzü söylemedik" diyorlar. Elbette. Ama ne olabilir o son söz?
Darbe olamayacağına göre, ne?
"Sütre gerisine yatıp ekonomik kriz beklemekten" başka ne?
Hükümet, bırakın üç beş çarçur bombayı, açık seçik muhtıralardan, çok net darbe girişimlerinden bile korkmayacağını hem de defalarca kanıtlamış olduğuna göre, ne? Amerika'ya "onları bırakın bizi tutun" diye yalvarma saçmalığının da işe yaramadığı kanıtlandı üstelik...
Buldum: Yeni bir "cumhuriyet mitingi" düzenlesin, CHP seçmeni Emekli Ayşe Teyze'ye de meşgale çıkar. Biz de bakar bakar eğleniriz.